Geri
YENİ YILDA VE SONRAKİLERDE DE İYİLİKLERİN KENDİLİĞİNDEN GELMESİ İMKANSIZ, İNSANI DEĞERLERİN ELİMİZ KAYBI İLE TEKER TEKER YÜZLEŞMELİYİZ
31.12.2020
YENİ YILDA VE SONRAKİLERDE DE İYİLİKLERİN KENDİLİĞİNDEN GELMESİ İMKANSIZ, İNSANI DEĞERLERİN ELİMİZ KAYBI İLE TEKER TEKER YÜZLEŞMELİYİZ.
Yeni takvim yılının başlamasına saatler kala, Girne Amerikan Üniversitesi Kurucu Rektörü Serhat Akpınar, yeni yıl dileklerini kamuoyu ile paylaştı.
GAÜ Medya aracılığıyla yayımlanan yazılı açıklamada Kurucu Rektör Akpınar, "Sadece öznelerinden biri olduğumuz yaşam tarihinin, üzerinde yer bulduğu 'Dünya Tarihi' ile kıyaslandığında, belki de önemsiz küçük sayılar haline dönüştüğünü ve insanın bir tür olarak ortaya çıkışından itibaren bu sonsuz eylemi de, sadece kendisinin varlığı ile ifade edebilme cüreti gösterdiğini düşünüyorum." değerlendirmesini yaptı.
Akpınar, düşüncelerini şu şekilde aktardı:
"Son saatleri içinde bulunduğumuz yılı, bir söylem olarak yayılan 'uğursuz yıl' olarak hatırlanmasından kaçınmak gerektiğini düşünüyorum. İnsanlık tarihinin, bizzat kendi türü eliyle yarattığı olağanüstü kötü zamanları oldu. Felaketlere, savaşlara sebep olan insan eylemleri tarihin içinden geldi, geçti. Kendi elimizle, yaklaşık yüz milyon insanı yok ettiğimiz sadece tek bir savaşın üzerinden 100 yıl bile geçmedi. Bugün; 'modern ve uygar dünya' olarak sunulan dünyamızın yirmiden fazla bölgesinde, en az 300.000 çocuğun asker gibi savaştırıldığı acımasız ve tarihin en yırtıcı savaşları gerçekleşiyor. Dünya nüfusunun yedide biri açlıktan kıvranıyor. Modern dünyada en az 27 milyon kişi köle, her yıl en az 130.000'den fazla kadın bu dünyada alınıp-satılıyor. Tür olarak, hatalarımızdan ders alıp alamadığımızı tartışmamız gerekirken, aklımızı tükenmez sandığımız iktidar türevlerine, yeni hırslar barındıran yaşam ve enerji kaynaklarına taktık, yeryüzündeki yaşamdan ve onun tüm varlıklarına en azından bir özür borcumuz varken, bunu çoğunlukla yapmadık, görmezden geldik. 2020'de başımıza geleni ise; kendimiz dışında her şeye bağlamaya çalıştığımızı görmezden geliyoruz.
Yaşadıklarımız, elbette yıkıcı ve mutsuzluk vericidir. Ama, bunu 'uğursuz 2020' diyerek geçiştiremeyiz, bu sefer olmaz. Tam tersine, belki geçirdiğimiz yılı bir öğreti, belki de başta sağlıklı ama 'herkese sağlık' dolu bir hayat olmak üzere insani değerlerin hatırlanabilmesi, evrensel hukuk, gelir adaleti, yoksulluk ve açlıkla mücadele, kuraklık tehlikesi, iklimleri alt üst eden alışkanlıklarımızı gözden geçirme, bir kiwi meyvesinin yetiştirildiği yerden, marketimize gelene kadar atmosfere ağırlığının 5 katı kadar sera gazı bıraktığı gerçeğini görebilme, herkese eğitim hakkı, kadın ve çocukların daha çok korunması, kontrolsüz nüfus artışı gibi yüzlerce kalem tutan, ötelenmiş ve aslında yaşamsal derecede kritik seviyelere yol alan sorunlara ilişkin olarak, yakın zamanda rastlanmamış ve bu derece 'korkmuş halde' bir göz atma fırsatı olarak görmemiz gerekiyor.
Yeni yılda ve eğer şansımız varsa sonrakilerde de; özlediğimiz refahın, sağlık ve iyiliklerin kendiliğinden, bir lütuf gibi bize, yani insanlığa sunulması imkansız, boş bir hayaldir. Tek bir saniyeyi bile boşa harcamadan, bize ve dünya yaşamına ait değerlerin tümüyle özellikle de, türümüzün sebep oldukları başta olmak üzere teker teker yüzleşmeliyiz, ve tüm insanlık olarak 'gerçekten ne yapılması gerekiyorsa' yapmaya çalışmalıyız. Tereddüte düştüğümüz yerde de, 'ne yapılması gerekir? sorusunu çocuklarımıza sormamız' yeterli bile olabilecektir.
Ben, 'dünya çocukları'nın en içten telaffuz ettiği, arzu ettiği şekilde bir yeni yıl geçirmemizi diliyorum. Bu dileğimin, halkımıza, ülkemize ve tüm öğrencilerimize en güzel şekilde bugün ve yarınlarda yansıyabilmesini diliyorum, yeni yılımız kutlu olsun. Tüm insanlık ve dünyamız için hayırlı olsun"